Polikistik Over Sendromu Tedavisi İstanbul

Polikistik Over Sendromu (PKOS) Tedavisi | Op. Dr. Hacer Sadıkoğlu

Polikistik Over Sendromu (PKOS), kadınların yaklaşık %8’ini etkileyen, düzensiz adet döngüleri, akne, aşırı tüylenme ve yumurtalıklarda çok sayıda kistin bulunmasıyla karakterize yaygın bir hormonal bozukluktur. Özellikle üreme çağındaki kadınlarda sıkça görülen PKOS, gebe kalma sorunları, adet düzensizlikleri, aşırı tüylenme ve cilt problemleri gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi edilmediği takdirde kısırlık ve rahimde kalınlaşma gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle PKOS’un uygun yöntemlerle tedavi edilmesi ve kadınların sağlıklı bir adet döngüsüne sahip olması hayati önem taşır. Op. Dr. Hacer Sadıkoğlu, İstanbul Nişantaşı’ndaki kliniğinde, PKOS’un teşhis ve tedavisinde modern ve kişiye özel yaklaşımlarla kadınların yaşam kalitesini artırmayı hedeflemektedir.

Polikistik Over Sendromu Nedir?

Polikistik over sendromu (PKOS), genellikle adet düzensizliği, uzun süre adet görememe (amenore) ve gebe kalma sorunları ile karakterize kronik bir rahatsızlıktır. Çoğu kadında ergenlik dönemlerinde ortaya çıkar. PKOS’lu bir kadının yumurtalıklarında, farklı büyüklüklerde, irili ufaklı birçok kist bulunur. Bu kistler, doğal yumurtlama döngüsünü bozarak adetin tamamen kesilmesine veya adet düzeninin bozulmasına neden olabilir. PKOS, aynı zamanda kadınlarda görülen kısırlığın (infertilite) en önemli nedenlerinden biridir.

Polikistik Over Sendromu Belirtileri Nelerdir?

PKOS’un en yaygın belirtisi adetin kesilmesi veya adet kanamalarının düzensiz olmasıdır. Ancak bazı kadınlarda hiçbir belirti vermeyebilir. Adet düzensizliği veya adet olamama sorununa ek olarak şu belirtiler de görülebilir:

  • Ciltte aşırı yağlanma ve sivilcelenme (akne).
  • Saç dökülmesi (erkek tipi kellik).
  • Yüz, göğüs, karın ve sırtta aşırı tüylenme (hirsutizm).
  • Kontrolsüz kilo artışı veya obezite.
  • Daha nadir olarak, depresyon ve ruh hali değişiklikleri, uyku apnesi ve horlama gibi semptomlar da oluşabilir.

PKOS olan kadınlarda, yumurtanın tam olarak olgunlaşması için gerekli hormonlar yeterince üretilemez. Yumurtaların hiçbiri olgunlaşıp salınamadığı için yumurtlama (ovulasyon) gerçekleşemez ve progesteron hormonu üretimi bozulur. Progesteronun eksikliği ise adetlerin düzensiz olmasına veya hiç olmamasına neden olur.

Polikistik Over Sendromu Neden Olur?

Kadınların %5-10’unda görülebilen PKOS’un nedeni tam olarak anlaşılamamıştır. Ancak hipofizden salgılanan LH hormonundaki anormal seviyeler ve yüksek androjen (erkeklik hormonu) seviyelerinin yumurtalıkların normal fonksiyonlarını etkilediği bilinmektedir.

Normal adet döngüsünde, hipotalamus-hipofiz, yumurtalıklar ve rahim uyumlu bir şekilde çalışarak vücudu gebeliğe hazırlar. Hipofizden salgılanan FSH ve LH, yumurtalıklardan östrojen ve progesteron hormonlarının salgılanmasını sağlar. PKOS’lu kadınlarda ise bu hormonal dengede bozulmalar yaşanır. Yumurtalıklarda birçok küçük kist gelişir, ancak bunların hiçbiri yumurtlama kapasitesine sahip değildir. Yumurtlama gerçekleşmeyince östrojen, progesteron, LH ve FSH seviyeleri dengesizleşir ve fazla testosteron (androjen) salınımı meydana gelir. Yüksek androjen seviyeleri, akne, kıllanma, kilo alımı ve yumurtlama problemlerine yol açar.

Yapılan araştırmalar, PKOS’un ortaya çıkmasında genetik yatkınlığın da rol oynadığını göstermektedir. Ailesinde (anne veya kız kardeşte) PKOS olan kadınlarda riskin daha yüksek olduğu bilinmektedir, ancak PKOS’un doğrudan kalıtsal olduğuna dair kesin bir kanıt bulunmamaktadır.

İnsülin direnci, PKOS oluşum mekanizmasında en önemli noktalardan biridir. İnsülin, pankreas tarafından üretilen ve kan şekerini düzenleyen bir hormondur. PKOS görülen birçok kadında “insülin direnci” gözlenmektedir. Bu durumda vücut dokuları insülinin etkisine direnir ve vücut daha fazla insülin üretmek zorunda kalır. Vücutta yüksek seviyede bulunan insülin hormonu, yumurtalıkları etkileyerek hormonal dengesizlik ve artan androjen üretimine neden olur. PKOS’lu kadınların kilo almaya eğilimli olmaları ve zor kilo vermelerinin nedeni de insülin metabolizmasındaki bu bozukluktur.

Polikistik Over Teşhisi Nasıl Konur?

PKOS tanısını koyduran spesifik, tek bir test bulunmamaktadır. Tanı, kişinin semptomları, kan test sonuçları ve fizik muayene bulgularına göre konulur. PKOS tanısının konulması için aşağıdaki bulgulardan en az iki tanesinin gözlenmesi gerekmektedir (Rotterdam Kriterleri):

  1. Ultrasonda polikistik over (PKO) görüntüsü: Ultrasonda büyüklükleri 8-10 mm’yi geçmeyen, yumurtalıkların çevresinde yerleşim gösteren çok sayıda (genellikle 12 veya daha fazla) kist olması.

  2. Yumurtlamanın olmaması (anovulasyon): PKOS olan bir kadının adet periyodu düzensiz olabilir veya hiç adet görmeyebilir.

  3. Kronik hiperandrojenizm: Androjen (erkeklik) hormonunun fazla üretilmesi (klinik olarak aşırı tüylenme, akne, erkek tipi saç dökülmesi veya laboratuvar testlerinde yüksek androjen seviyeleri ile gösterilir).

PKOS tanısı için sadece ultrasonda PKO görüntüsünün olması, sadece yumurtlamanın olmaması veya sadece hiperandrojenizm olması tek başlarına yeterli değildir. Bu bulgulardan en az iki tanesi aynı anda gözlenmelidir. İstanbul Jinekolog arayışınızda, Op. Dr. Hacer Sadıkoğlu, PKOS tanısı için gerekli tüm detaylı incelemeleri yapmaktadır.


Polikistik Over Sendromu Kendiliğinden Geçer Mi?

Nadir durumlar dışında, polikistik over sendromu, tedavi edilmediği sürece kendiliğinden geçmez. Bazı hastalar bitkisel ilaçlarla çözüm arasa da, en doğru yönlendirme uzman bir jinekolog tarafından yapılabilir. PKOS yönetimi genellikle uzun süreli bir süreçtir ve kişiye özel bir tedavi planı gerektirir.


Polikistik Over Tedavisi Nasıl Yapılır?

PKOS için standart, kesin bir tedavi bulunmamaktadır. Tedavi yöntemi, kişide gözlenen şikayetlere ve hastanın gelecekteki gebelik isteği gibi faktörlere göre farklılık gösterir. Uygulanan tedavi yöntemlerinden bazıları şunlardır:

  • Yaşam Tarzı Değişikliği: Kilo Verme, Beslenme ve Egzersiz: PKOS tedavisinde ilk basamak; sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz ile ideal kiloda kalmaktır. PKOS’lu kadınların çoğu fazla kilolu veya obezdir ve insülin direnci ile mücadele eder. İşlenmiş gıdalar, rafine şeker ve karbonhidrattan uzak durmak, tahıllı ürünler, meyve, sebze ve yağsız et tüketmek kan şekerinin düzenlenmesine, insülin duyarlılığının artmasına ve hormonal dengenin sağlanmasına yardımcı olur. Fazla kilolardan kurtulmak, adet döngüsünü düzenleyerek medikal tedaviye gerek kalmadan üreme potansiyelini (fertilite) artırabilir. Düzenli egzersiz, insülin kullanımını düzenler ve PKOS’un birçok semptomunu iyileştirir.
  • İnsülin Duyarlılığını Arttıran İlaçların Kullanılması: Tip II diyabet tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, PKOS tedavisinde de etkili olabilir. Metformin, bu amaçla kullanılan ilaçlardan en umut vericisidir. Metformin, insülinin kan şekerini kontrol etme yeteneğini artırır ve testosteron üretimini azaltır. Ayrıca aşırı kıllanmayı yavaşlattığı ve birkaç ay sonra yumurtlamayı düzenleyebildiği gözlenmiştir.
  • Adet Periyotlarının Düzenlenmesi: Doğum kontrol hapları, PKOS’lu kadınlarda düzenli adet periyotlarının oluşmasını sağlar ve akne, hirsutizm (kıllanma) gibi şikayetlerin iyileşmesine yardımcı olabilir.
  • Cilt ve Saç Problemleriyle Başa Çıkmak: Akne ve kıllanma problemi olan kadınlarda düşük dozlu anti-androjen ilaçlarla birlikte doğum kontrol haplarının kullanımı önerilebilir. Anti-androjenler aşırı kıllanmayı ve erkek tipi kelliği düzeltebilir, ancak doğurganlık üzerinde etkisi yoktur. Bu ilaçlar kalıcı bir tedavi sağlamaz; bırakıldığında semptomlar tekrar ortaya çıkabilir.

    Fertiliteyi (Doğurganlığı) Arttırmak: Gebelik isteyen PKOS’lu kadınlarda problem genellikle yumurtlamanın olmamasıdır.

  • Yumurtlama İlaçları: Klomifen sitrat, en sık kullanılan ilaç olup vakaların %80’inde yumurtlamayı ve %60-70’inde gebelik elde etmeyi sağlayabilir. Klomifen sitrata yanıt vermeyen kadınlarda gonadotropin olarak adlandırılan enjeksiyonluk ilaçlar kullanılabilir.
  • Laparoskopik Ovaryan Drilling: İlaç tedavisinin işe yaramadığı durumlarda cerrahi bir yöntem olan laparoskopik ovaryan drilling (yumurtalık delme) uygulanabilir. Bu yöntemde erkek hormonları azaltılarak yumurtlamanın sağlanması amaçlanır. Gebelik oranları %50-70 arasında olup, ilaç tedavilerine göre daha düşük maliyetli olabilir.
  • Tüp Bebek Tedavisi: Tüm bu ilaç ve cerrahi tedavi yöntemleriyle gebelik sağlanamazsa tüp bebek yöntemi uygulanabilir. Tüp bebek, diğer yöntemlere göre daha maliyetli olsa da gebelik elde etmek için en yüksek oranlara sahiptir.

Genel olarak, PKOS’un temelinde insülin direnci yatar. İnsülin direncini yenmek (ideal kiloya ulaşmak, unlu ve şekerli yiyeceklerden uzak durmak) çoğu hastada PKOS semptomlarını düzeltebilir.


Polikistik Over Sendromu Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Eğer PKOS tedavi edilmezse, özellikle adet kanamalarının kesilmesine neden oluyorsa ciddi riskler söz konusu olabilir.

  • Kısırlık: Birçok kadın, PKOS belirtilerini şiddetli hissetmediği için, bebek sahibi olmaya karar verdiğinde PKOS olduğunu öğrenir. Ergenlik çağındaki hastalarda da ileride oluşabilecek kısırlık riski mevcuttur.
  • Endometrial Hiperplazi ve Rahim Kanseri Riski: Düzensiz adet periyotları ve yumurtlamanın olmayışı, kadında östrojen üretimini artırırken progesteron üretimini durdurur. Progesteron, her ay periyodik olarak rahim iç tabakasının (endometrium) dökülmesini sağlayan hormondur. Progesteron olmadığında, rahim içi kalınlaşır ve bunun sonucunda yoğun veya düzensiz kanama gözlenir. Zamanla bu durum hiperplazi (dokunun anormal büyümesi) ve rahim kanseri riskini artırır.
  • Metabolik Hastalık Riski: PKOS’lu kadınlarda gözlenen hormonal düzensizlikler, hayatın ileri dönemlerinde kalp hastalıkları, tip 2 diyabet ve yüksek tansiyon riskini artırır. PKOS olan kadınların %50’sinden fazlasında 40 yaşından önce diyabet veya bozulmuş glikoz toleransı gözlenebilmektedir. Ayrıca PKOS’lu kadınların LDL (kötü kolesterol) seviyeleri yüksek, HDL (iyi kolesterol) seviyeleri düşük olabilir ve aynı yaştaki diğer kadınlara göre 4-7 kat daha fazla kalp krizi riski taşımaktadırlar.

Polikistik Over Sendromu Tedavisi Fiyatları 2025

Polikistik over sendromunda erken teşhisin önemi büyüktür. Erken dönemde başlanan tedavilerle, özellikle ileri dönemde oluşabilecek kısırlık riskini minimuma indirmek mümkündür. Bununla birlikte, PKOS’un neden olduğu aşırı kilo, tüylenme ve cilt sorunları için multidisipliner bir tedavi yaklaşımı benimsenebilir. Uygun branşlardan (endokrinolog, diyetisyen gibi) alınan destek sayesinde, kişinin yaşam kalitesi yükseltilebilir ve kendini daha özgüvenli hissetmesi sağlanabilir.

Op. Dr. Hacer Sadıkoğlu, İstanbul Nişantaşı’ndaki kliniğinde, Polikistik Over Sendromu tedavisinin yanı sıra, Genital Estetik, Labioplasti, Vajinoplasti, İdrar Kaçırma, Lazerle Vajina Daraltma, Vajinal Daraltma, Vajinismus ve Genital Siğil tedavileri gibi birçok alanda kapsamlı hizmetler sunmaktadır. İstanbul Genital Estetiği ve kadın sağlığı konularında uzman bir adres arıyorsanız, Op. Dr. Hacer Sadıkoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.